top of page

Beni Adınla Çağır (Call Me by Your Name) Özeti

  • Yazarın fotoğrafı: SsS
    SsS
  • 22 Mar
  • 2 dakikada okunur
Beni Adınla Çağır (Call Me by Your Name) konusu

Beni Adınla Çağır Özeti

André Aciman’ın Beni Adınla Çağır adlı romanı, 1980’lerin yazında, İtalya’nın büyüleyici atmosferinde geçen duygusal bir aşk hikâyesini anlatır.

Genç bir adam, ailesinin yazlık evine her yıl gelen misafirlerden biriyle beklenmedik bir bağ kurar. Başlangıçta karmaşık duygular hissetse de zamanla aralarındaki ilişki derinleşir. Hikâye, kimlik, arzu ve duygusal keşif temaları etrafında şekillenir.

Roman, yaz mevsiminin geçiciliğiyle birlikte büyümenin, sevmenin ve hatırlamanın etkileyici bir anlatısını sunar.


***Bundan sonra yazılanlar spoiler içermektedir.


SPOİLER

1983 yazında, 17 yaşındaki Elio Perlman, ailesiyle birlikte İtalya’nın kuzeyindeki yazlık evlerinde tatil yapmaktadır. Babası, antik sanatlar üzerine çalışan bir profesördür ve her yıl yaz aylarında bir yüksek lisans öğrencisini yanında asistan olarak çalıştırır. Bu yılki misafirleri, 24 yaşındaki Amerikalı Oliver’dır.

Başlangıçta, Elio ve Oliver arasında mesafeli bir ilişki vardır. Elio, Oliver’ı biraz umursamaz ve kendine güvenli bulur, bu yüzden ona karşı karmaşık duygular besler. Ancak zamanla aralarındaki gerilim, güçlü bir çekime dönüşmeye başlar.

İlk Yakınlaşmalar ve Aşkın Doğuşu

Elio, Oliver’a karşı duyduğu hisleri anlamaya çalışırken, ona küçük ama anlamlı jestlerle yaklaşmaya başlar. Oliver da aynı şekilde Elio’ya ilgi duymaktadır, ancak ikisi de bu hisleri açıkça ifade etmekten kaçınır. Zamanla ikisi de birbirlerine olan çekimi kabul eder ve İtalya’nın sıcak yaz günlerinde ilişkileri tutkulu bir aşka dönüşür.

Elio ve Oliver, gizlice zaman geçirerek aşklarını yaşarlar. Bu süreçte Elio, hem cinsel hem de duygusal anlamda kendini keşfeder. Ancak bu aşkın kaçınılmaz bir sonu olduğunu da bilmektedir.

Ayrılık ve Kalp Kırıklığı

Yazın sonuna doğru Oliver, Amerika’ya dönmek zorundadır. İkili, son bir kez birlikte vakit geçirmek için Bergamo’ya gider ve orada en yoğun duygularını paylaşırlar. Ancak ayrılık kaçınılmazdır. Oliver’ın gitmesiyle Elio, derin bir kalp kırıklığı yaşar.

Bir süre sonra Oliver, Elio’yu arayarak nişanlandığını söyler. Bu haber Elio için yıkıcı olur. Film, Elio’nun şömine karşısında oturup gözyaşlarını tutamadığı sahneyle sona erer.

Filmin Teması ve Son Mesajı

Beni Adınla Çağır, ilk aşkın masumiyeti, geçiciliği ve unutulmaz etkisini anlatan bir hikâye. Filmin en dokunaklı yanlarından biri, Elio’nun babasının ona söylediği sözlerdir. Babası, Elio’ya yaşadığı bu aşkın ve acının bir parçası olarak kalması gerektiğini, duygularını bastırmaması gerektiğini öğütler.

Film, aşkta zamanın, mekânın ve hatta toplumun dayattığı sınırların nasıl engel olabileceğini ama yine de hislerin ve anıların sonsuza dek yaşadığını gösteren duygusal bir başyapıt olarak izleyiciyi derinden etkiler.

Komentar


bottom of page